E-Ticaret vs Genel Ticaret Verileri

E-ticaret, günümüzde dijitalleşme ve gelişen teknoloji sayesinde tercih edilen bir iş modeli haline gelmiştir. Geleneksel ticaret yöntemlerine göre daha fazla avantaj ve zaman tasarrufu sağlayan e-ticaret, piyasada faaliyet gösteren pek çok sektör tarafından kullanılır. Bunun yanı sıra pandemi döneminde değişen tüketim alışkanlıkları, müşterilerin e-ticaret yöntemlerini daha fazla tercih etmesine neden olmuştur. Kişisel ve finansal bilgilerin şifreleme yöntemiyle korunduğu online platformlar, geleneksel metotlara kıyasla müşteri ve piyasa taleplerine dair ayrıntılı veriler de sunar.

E-ticaret verileri sayesinde işletmeler müşterilerine ve satış eğilimlerine dair detaylı bilgiler elde edebilir. Bu sayede uzun vadede öngörülebilir bir mali planlama yapılması ve stabil bir finansal altyapının kurulması mümkündür. Güvenli çalışma ortamının önünü açan bu uygulamalar, piyasadaki dalgalanmalardan etkilenen geleneksel ticaret yöntemlerine göre daha elverişlidir. Bununla birlikte yüz yüze ticaret imkanını kaybetmek istemeyen firmalar, karma bir yöntem benimseyerek müşterilerine hem fiziksel hem de dijital kanallar üzerinden hizmet verebilir. Böylece işletmenin hem bulunduğu bölgedeki hedef kitlesine ulaşması hem de daha geniş çaplı satışlar yapması mümkündür.

Hemen E-ticaret'e Başlayın!

E-ticaret adım atmadan önce, IdeaSoft e-ticaret yazılımlarını ücretsiz deneyebilirsiniz.

Hemen Ücretsiz Deneyin!

E-Ticaret ve Genel Ticaret Farkı

E-ticaret ve genel metotlar arasında müşteri kitlesine, çalışma yöntemlerine ve kullandıkları teknolojiye göre çeşitli farklar bulunur. Geleneksel yöntemler, müşteriyle birebir ilişki kurma açısından daha avantajlıyken e-ticaret, sağladığı teknolojik kolaylıklar ve düşük maliyetle öne çıkar. İki farklı ticaret modeli arasındaki temel farklar şu şekilde sıralanabilir:

• E-ticaret satış, işletmelerin web siteleri, mobil uygulamaları ve çevrim içi pazar yerleri gibi platformlar üzerinden gerçekleşir. Geleneksel ticaret modelinde ise fiziksel satış mekânları, mağazalar ya da marketler tercih edilir.
• Online ticaret tercih eden işletmeler çevrim içi ödeme sistemleri ve dijital iletişim kanallarını kullanırken klasik yöntemlerde alım-satım işlemleri yüz yüze gerçekleşir. Bu nedenle e-ticarette küresel çapta geniş bir müşteri kitlesine satış yapılabilirken yüz yüze olan alternatifte kısıtlı bir kitleyle yakın bir iletişim kurmak mümkün olur.
• E-ticaret firmaları çoğu zaman 7/24 hizmet verir. Klasik ticarette ise mağazaların belirli açılış ve kapanış saatleri bulunur.
• E-ticarette belirli yazılımlar ve bulut sistemleri kullanıldığı için müşteri verilerine ulaşmak daha kolaydır. Böylece ayrıntılı bir mali planlama yapılabilir ve e-ticaret stokları hazırlanabilir. Yüz yüze ticarette ise müşteri memnuniyetini ölçmek ancak anketler yoluyla ya da uzun vadedeki satış grafiklerine bakarak mümkün olur.

Günümüzde e-ticaret modelinin pek çok avantajı bulunduğu için yüz yüze satış yapan firmalar da karma modele geçmeye başlamıştır. Fiziksel olarak ticaret yapan pek çok işletme, aynı zamanda çevrim içi bir satış kanalı da bulundurur. Ayrıca online platformların varlığı, e-ticaret satış arttırma konusunda işletmelere pek çok katkı sağlar.

Türkiye’de E-Ticaretin Sektörel Dağılımı

Türkiye’de e-ticaretin sektörel dağılımı, farklı iş alanlarının gereksinimleri ve müşteri taleplerine göre değişiklik gösterir. Ticaret Bakanlığı’nın 2023 yılı için sağladığı verilere göre en yüksek e-ticaret hacmine sahip sektörler; beyaz eşya ve küçük ev aletleri, elektronik, giyim, ayakkabı ve aksesuardır. E-ticaretin sektörel dağılımı ise aşağıdaki gibidir:

• Beyaz Eşya ve Küçük Ev Aletleri: 233,09 milyar TL
• Elektronik: 135,00 milyar TL
• Giyim, Ayakkabı ve Aksesuar: 127,26 milyar TL
• Havayolları: 102,40 milyar TL
• Gıda ve Süpermarket: 75,09 milyar TL
• Ev, Bahçe, Mobilya Dekorasyon: 59,87 milyar TL
• Seyahat, Taşımacılık ve Depolama: 52,36 milyar TL
• Yemek: 47,26 milyar TL
• Yazılım: 32,01 milyar TL
• Medikal, Kişisel Bakım ve Kozmetik: 30,77 milyar TL

En mantıklı e-ticaret yöntemlerinden olan bu sektörler, ülke çapında e-ticaretin gelişmesine katkıda bulunur. Bunun yanı sıra seneler içinde artan e-ticaret oranları, ülke ekonomisinin geleceği için de büyük bir önem teşkil eder.

İllere Göre Genel ve E-Ticaret Verileri

İllerin e-ticarete uyum endeksi; satışların alışları karşılama oranı, işletme başına düşen hacim, işletme sayısının toplam işletme sayısına olan oranı ve e-GSYH gibi kriterler doğrultusunda belirlenir. Ticaret Bakanlığı’nın 2023 yılı için yayınladığı rapora göre en yüksek uyum endeksine sahip iller İstanbul, Kayseri, Çorum, İzmir ve Kocaeli’dir. Bunun yanı sıra sektörde en az faaliyet gösteren şehirler ise Kars, Tunceli, Bitlis, Hakkari ve Ardahan olarak açıklanmıştır.

2023’ün verilerine bakıldığında e-ticaret kapsamında faaliyet gösteren 38 sektörün hepsinde aktif olan dört il öne çıkar. İstanbul, Ankara, İzmir ve Eskişehir tüm alanlarda faaliyet gösterirken; Ardahan, Tunceli ve Bayburt ise en az sektörde etkinlik gösteren şehirler olarak belirlenmiştir.

E-Ticarette Öne Çıkan Ürün ve Hizmetler

Türkiye’nin e-ticaret eğilim ve trendleri arasında çeşitli hizmetler öne çıkar. Bu bağlamda hızlı ticaret kapsamında en büyük pay, yemek siparişiyle gıda ve süpermarket sektörlerine aittir. İlgili veriler detaylı bir şekilde incelendiğinde e-ticarette en çok satılan ürün konusunda bilgi edinmek mümkündür. Ayrıca çay, kahve, şekerleme, çikolata, bebek bezi ve kuruyemiş gibi ürünlerin sıklıkla tercih edildiği hızlı e-ticaret, özellikle pandemiden sonra büyük bir artış göstermiştir.

Giyim sektöründe en çok tercih edilen ürünler ayakkabı, mont, ceket, pantolon ve elbise; elektronik alanında ise cep telefonu, dizüstü bilgisayar ve televizyondur. Perakende e-ticaret verilerine bakıldığında ise en büyük payın %30,47’lik bir oranla beyaz eşya ve küçük ev aletlerine ait olduğu görülür. İkinci sırada %21,46’lık payla yine elektronik sektörü yer alır.

Pek çok sektöre dağılmış olan ve büyük şehirlerde sıklıkla tercih edilen e-ticaret iş modeli, genel satış hacminin de önemli bir kısmını oluşturur.