İşinizi geliştirmek için rekabetten nasıl faydalanabilirsiniz?

İşi geliştirip, daha iyi bir yere getirmek, daha fazla müşteriye sahip olmak ve karlılığı artırmak tüm şirketlerin öncelikli amaçları arasındadır. Tüm bunları yapabilmek için birçok strateji belirlenebilir, farklı yöntemlere başvurulabilir; fakat bu yöntemlerden biri her zaman akla gelmez. Bu yöntem de rekabetten faydalanmaktır.

Sektördeki rekabetten faydalandığınızda işinizi geliştirmek için birçok farklı yeni yöntem geliştirebilirsiniz. Sektördeki diğer firmaları gözlemleyip, onlarla olan rekabet durumunu iyi analiz etmek, işinizi geliştirme konusunda size birçok fayda sağlayabilir.

Rekabetten yola çıkarak şirketinizi nasıl daha iyi bir yere getirebileceğinizi de bu rehberimizde anlatacağız.

Rekabet, sektördeki ihtiyacı görmenizi sağlar

Rekabeti doğru bir şekilde ele aldığınızda sektörün hangi yönde geliştiğini ve nereye doğru gitmekte olduğunu görebilirsiniz. Sektördeki eski firmaların çalışmalarıyla, sektöre yeni giren firmaların yaptıkları çalışmalar birbirinden farklılıklar gösterecektir. Eski firmalar, belli bir müşteri tabanına sahip oldukları için, yeniliklerle yakından ilgilenmeyebilir; fakat sektöre yeni giren firmalar rekabette öne çıkabilmek için bazı yenilikler denemeye başlayacaklardır.

Bu iki grup arasındaki farkları gözlemlemek oldukça önemli. Sektöre yeni giren ve başarılı olmaya başlayan firmaların yaptıkları çalışmalara özellikle dikkat etmelisiniz. Bu firmalar müşterilerin başka istekleri olduğunu keşfetmiş olabilirler. Bu değişimleri ve farklılaşmaları gözlemleyerek, sektörün nereye gitmekte olduğu konusunda bazı öngörüler kazanabilir ve kendi stratejilerinizi bu öngörüler doğrultusunda değiştirmeye başlayabilirsiniz.

Rekabet sektördeki dengeleri değiştirebilir

Rekabet sadece satış ve pazarlama kanallarında geçerli değildir. Dijital kanallarda yapılan çalışmalar, tüketiciler üzerinde algı yönetimi yapılmasını da sağlar. Burada, rekabetçi çalışmalarını yoğunlaştıran firmalar, algı yönetimini kendi firmalarına doğru kaydırabilir.

Sosyal medya ve Google, bu algı yönetimini kontrol etme konusunda oldukça önemlidir. Örnek vermek gerekirse, Bulut tabanlı dosya paylaşım servisi Dropbox bunu oldukça iyi yapmıştır. Dropbox’tan önce “Box” isimli başka bir servis daha bulunuyordu; fakat Dropbox’ın rekabetçi tutumu ve bu alandaki çalışmaları bir anda Box’ın geri planda kalmasına neden oldu.

Bu tür algı yönetimleri ve dijital alandaki farklı çalışmalar, rekabetin gidişatını doğrudan etkileyebileceği için kesinlikle göz ardı edilmemelidir.

Rekabet, yeniliklere zorlar

Sektörel rekabette öne çıkmak için firmaların devamlı olarak bazı yenilikler yapması gerekir. Yenilikler yapmayan ve aynı sistemde devam eden firmalar bir süre sonra, sektöre yeni giren yenilikçi firmalar karşısında zorlanmaya başlarlar. Bunun nedeni, tüketicilerin de devamlı olarak şirketlerden bazı yeni şeyler bekliyor olmalarıdır.

Ürün, hizmet, müşteri desteği, internet sitesi, ödeme ve kargo seçenekleri gibi birçok alanda yenilik bekleyen tüketicilere, en yeni ve onların işini en çok kolaylaştıran yöntemleri sunan firmalar bu rekabetten başarıyla sıyrılmayı başarabiliyor.

Rekabet daha hızlı ve akıllı çalışmaya iter

Rekabetten sıyrılıp, diğer firmaların önüne geçebilmek için daha çok değil daha akıllı çalışmanız gerekir. Aynı zamanda bazı kararları da daha hızlı vermeniz gerekir. Bazı firmalar bu kararları almakta gecikebilir, yenilikleri takip etmeyebilir ve olduğu yerde sayabilir. Genellikle sektördeki eski firmalar bu şekilde işlemektedir.

Belli bir büyüklüğe ulaştıktan sonra, bu tür yeniliklere ve değişimlere çok kolay bir şekilde adapte olamazlar. Şirket kültürleri bu değişme ayak uydurmaya çok da müsait değildir. Bu nedenle de sektördeki yeni ve daha küçük çaplı firmalar bu değişimlere daha hızlı bir şekilde adapte olabilirler.

Rakip firmaların önüne geçmek için de daha hızlı kararlar vererek daha akıllı çalışmanız gerekir. Sektörel yenilikleri takip etmek, reklam çalışmalarında daha farklı bir yaklaşım izlemek bu nedenle oldukça önemli olacaktır.

Rekabet, başkalarının yanlışlarından ders almanızı sağlar

Rakip analizinin belki de en önemli avantajlarından biri de başkalarının yanlışlarından ders almaktır. Sektördeki diğer firmaların yaptıkları yanlışları görmek, onların yanlış politikalarını gözlemlemek, reklam ve pazarlama tarafında yaptıkları hataları incelemek, size bazı fırsatlar sunacaktır.

Rakip firmaların hatalarından ve yanlışlarından dersler aldığınızda, kendi stratejilerinizde geliştirmeler yapmanıza olanak tanır. Böylelikle hem vakit hem de para kaybetmemiş olursunuz. Bu hatalar kimi zaman marka güvenilirliğine de zarar verebilir. Önceden bu yanlışları görmek, markanızın güvenilirliğini de sarsmamanıza yardımcı olacaktır.